Bologna Dil Okulları

Emilla-Romagna eyaletinin başkenti olan Bologna şehrine yerleşimin M.Ö 1000’li yıllara dayandığı düşünülmektedir. Kızıl Şehir olarak da anılmakta olan şehir bu adı, kırmızı tuğlalı binaları ve zamanında koyu solculara sahip olmasından almaktadır.

Bologna şehri, tarihten günümüze Avrupa’nın en kalabalık ve en önemli şehirlerinden birisi olmuştur. Oldukça eski bir tarihe sahip olan Bologna, ortaçağ mimarisi ile bezelidir. Şehrin merkezi Piazza Maggiore Meydanı’dır. Şehirde bulunan 200 adet kule depremlerden dolayı yıkılmış, sembolikleşen Assinell Kuleleri ise halen şehir merkezinde görkemli bir şekilde durmaktadır.  1088’de kurulan Bologna Üniversitesi, Avrupa’nın en eski üniversitelerinden birisi olmasının yanı sıra Dante, Erasmus ve Kopernik gibi tarihi isimlerin okuduğu okul olarak bilinmektedir.

Bologna, tarihi dokusu ve tarihten getirdiği kültürün yanı sıra dar sokakları, alış-veriş merkezi haline gelen Via Zamboni ve Via Mascarella caddeleri, oldukça renkli gece hayatıyla da farklı dokuların buluştuğu bir İtalya şehridir.

Sanatın, iyi yemeğin ve tarihi üniversitesi ile geçmişten bu güne eğitimiyle anılan Bologna’da İtalyanca dil eğitimi almak için pek çok fırsat bulacaksınız. Tarihçiler tarafından ‘’alim şehir’’ olarak da anılan şehir turistik bir şehir olmaktan ziyade daha çok öğrenci odaklı bir şehirdir. Daracık sokakları ve mistik yapısıyla İtalya’da sadece dil eğitimi almakla kalmayacak sürekli keşfedecek bir sır bulacaksınız.

İtalya’nın kültürel anlamda zengin şehrinin sokaklarında İtalyanca öğrenmenin ve şehrin dokusun da keyifli günler geçirip güzel anılarla dönmek için mükemmel bir seçim olacaktır.

Cultura Italiana Bologna Dil Okulu

Bologna, ortaçağdan kalma tarihi yapıları, sanatla dolu müzeleri ve tabii ki en iyi İtalyan mutfağına sahip olmasıyla öne çıkar. Şehrin kırmızı binaları arasında ve kendine has dokusuyla bu şehirde görmek isteyeceğiniz yerler asla bitmeyecek. Basilica di San Petronio ve Basilico di Santo Stefano gibi müzeleştirilmiş tarihi yapıları gezebilir, Sanctuary di Madonna di San Luca karşısında büyülebilir, sırlarla dolu fantastik hikayesini öğrenmek isteyeceğiniz Fountain of Neptune heykelinin önünde fotoğraf çektirebilirsiniz.

Bologna’nın keşfedilecek en meşhur yerlerini sizin için sıralamak gerekirse:

Asinelli ve Garisenda Kuleleri (Two Towers)
Şehirde bolca var olan kulelerden ikisi Asinelli ve Garisenda Kuleleri’nin yapılma amacı o dönem yapılan tüm kuleler gibi ailelerin kudretlerini ve gücünü vurgulamak ve güvenliği sağlamak olduğu bilinmektedir. 1109 ve 1119 yılları arasında yapılmış olan kuleler, Asinelli ailesi tarafından yaptırılmıştır. 97,2 yüksekliğinde olan kuleleri bu kadar meşhur yapan şey ise Ortaçağ’da yapılmış bilinen en uzun ve eğri yapı olmalarıdır. Kent için sembolikleşmiş yapılar şehrin merkezinde size Ortaçağ’da gibi hissettirecekler.

The Archaeological Civil Museum (MCA) of Bologna (Bologna Arkeoloji Müzesi)
Bologna Arkeoloji müzesi, 1881 yılında kurulmuş ve Etrüks, Antik Mısır ve Roma dönemine ait tarihi buluntuları bünyesinde topladığı koleksiyonlara sahiptir. Yaklaşık 9 adet koleksiyonu ayrı ayrı gezebileceğiniz gibi tasarlanmıştır. Bazı koleksiyonlara özel olarak randevu alarak gitmeniz gerekebilir. Tarih öncesi dönemden Roma dönemine uzanan hatta Kelt ve Yunan uygarlıklarına ait koleksiyonları da barındıran müzede koleksiyonların sergilendiği bölüm haricinde bir de kütüphane bulunmaktadır. Son derece ilgi çekici müzede 100’e yakın metal para ve madalya gibi değerli parçalarda sergilenmektedir.

Piazza Maggiore (Maggiore Meydanı)
Basilca di San Petroni ve Communale ve del Podesta gibi büyüleyici Rönesans saraylarıyla çevrili Maggiore Meydanı 13.yüzyılda yapılmıştır. Çevresinde kentin idari ve dini binaları bulunmaktadır. Özellikle yaz aylarında açık hava film gösterimleri ve birçok şehir etkinliğinin yapıldığı meydan çok canlı ve hareketlidir.

Santa Maria della Vita
Piazza Maggiore’e çok yakın olan Santa Maria della Vita, Romalılardan kalma merkez Katolik Kilisesi’dir. Kilise belki de Bologna’da ki en zarif yapıya sahip binadır. 1687-1690 yılları arasında tasarlanıp, inşası 1787 yılında tamamlanan barok tarza sahip kilise eliptik bir yapıya sahiptir. Kilise Batutti Cemaati tarafından yaptırılmıştır. 1689 yılında kilise kısmı yıkılan bina mimar Bergonzoni tarafından yeniden inşa edilmiştir.

Sunağa doğru ilerlediğinizde Michelangelo’nun Madonna ve çocuk (Madonna Della Vita) isimli 14.yüzyıldan kalma heykelini görebilir, kilisenin zerafetine hayranlık duyabilirsiniz. İçerisinde barındırdığı Compianto de Cristo Morto heykeli ise heykel sanatı için çok önemli bir yere sahiptir.

La Piccola Venezia (Venedik Penceresi)
Bologna’da 20.yüzyılın başlarından beri varlığını koruyan kanallar Cannale di Reno’dan uzaıp Canale delle Moline’e açılır. Porta Govese ya da Torresotto dei Piella’nın altından geçerek görebileceğiniz bu kanallar binalar arasındaki küçük pencerelerden görünmekte ve harika fotoğraflarla anılarınızı süsleyecektir. Küçük Venedik olarak adlandırılan bu bölge Bologna’nın Venedik’e açılan penceresidir.

Akdeniz ve İtalya’nın en tanınmış mutfağı olan Bologna şehrinde, zeytinyağlı yemekler diğer alternatiflere göre daha fazla öne çıkar. Şehir merkezinde nefis pizzaları ve makarna soslarını deneyebileceğiniz bolca restoran bulunurken adını Bologna’dan alan Bolonez sosunu mutlaka denemelisiniz. Ricotta peynirli dondurma ise Bologna’nın en meşhur tatlılarından birsidir.

Bologna, tarihiyle sizi büyülerken İtalya’nın en iyi yemek kültürüne sahip şehridir. Michelin yıldızlı şeflerin ellerinden tagliatelli, ricottalı tortellini ve İtalyan pizzalarını mutlaka denemelisiniz.