Ülke: Macaristan
Şehir: Budapeşte
Okul: International Business School (IBS)
Bu sabah çok güzel bir güneşli havaya uyandım ve ne kadar şanslı olduğumu tekrar fark ettim. Neden bahsettiğimi bilmeyenler için söyleyeyim; Budapeşte’de okuyan bir öğrenciyim ben. (2012/2013) Kışın güneş görmek kolay olmuyor tabi :), artık ilkbahar geldi ve arka bahçem mükemmel bir hal aldı, peki buralara kadar nasıl geldim neler yasadım ben; bahsetmek ve paylaşmak istiyorum.
ÖSS sınavlarına hazırlanırken stres altındaydım her öğrencinin olduğu gibi peki sınav vakti istemediğim sonucu alınca o üzüldüm. Ne olacak? Ailem ne kadar da üzülme, tekrar denersin dese de, ben sene kaybetmek istemiyordum, daha sonra yurtdışı aklıma geldi, oldum olası hep ilgim vardı yurt dışına zaten, ailemle paylaştım ve internette araştırmaya başladım, tam o sırada da seminer düzenlenecekmiş Hilton otelde, bütün yurt dışı eğitim acentelerinin toplandığı bir seminer. Babamla bilgi toplamak için gittik, dinledik ve 3 şirketten kartvizit aldık. İlk ELT adında bir acenteye gittik babamla o kadar sıcak bir ortam ki ve o kadar ilgililer ki hiç bir şeyi atlamadan anlattılar, gösterdiler, benim aklımda direk üniversiteye başlamak vardı ama İngilizcem bunun için yeterli değildi ve oradaki Gökhan Ağabeyim, ağabey diyorum çünkü gerçekten çok samimi birisi kendileri. Neyse, Gökhan Ağabeyim başka bir alternatif sundu; ilk İngiltere’ye gidip orada yaşayıp, dil okulunda İngilizceni geliştirip daha sonra da döndüğünde üniversiteni seçsek sence nasıl olur dedi ve ben babamı bile beklemeden karar verdim. Tabi ki harika bir fikir çünkü ben de hazırlık okuyarak öğrenmektense dil okulunda öğrenmeyi istiyordum, hem de tam yerinde :), daha ne isterim. İngiltere’ye karar kılınca gereken belgeleri kendim onlara gidip ilettim, Damla Ablam o sırada devreye girdi her şeyimi sağ olsun o halletti, ben sadece onların yanına uğruyordum arada oturmak için bile, Alsancak’ta çünkü yerleri, ben de oradan geçerken Damla Ablamı görmeye giderdim, kahve içerdik balkonda tabi o sırada boş olurlarsa. 🙂
Ve İngiltere’deyim (2011/2012), 8 ay orada yaşadım bir İngiliz aile yanında konakladım, okuluma gittim ve sertifikamı alarak döndüm, döndüğümde üniversite için bir araya geldik, özlemişim de, sohbet falan sertifikama falan baktılar, tebrik ettiler, mutlu olmuştum, her şey doğal. O yüzden ne babam güvensizlik hissetti, ne de ben orada kendimi gergin hissettim, üniversite için 4 seçeneğim vardı ve ben Budapeşte’yi seçmek istedim. Macaristan’ın başkenti harikulade bir şehir. Hiç insan eli değmemiş, hiçbir yeri değiştirilmemiş gibi. İnsanları 7/24 dışarıda, yaşam var. Neyse aynı şekilde burası da. Damla ablama çoook teşekkürler, herşeyi tekrar o halletti ve ben şu an Budapeşte’deyim. 5 ayım geçti bile, ben buraya aitmişim gibi hissediyorum, tatillerde İzmir’e dönünce Budapeşte’deki arkadaşlarımı ve evimi özlüyorum. Sözün özü, eğer ailenizden uzakta birseyler yasayıp öğrenmek keşfetmek istiyorsanız ilk önce samimi olan insanlardan yardım alın, bunu iş için değil de gerçekten yapanlardan. Ben bu konuda şanslıydım ve hala şanslıyım. Gökhan Ağabeyim ve Damla Ablam sayesinde mutlu ve huzursuzluk yasamadan buralara geldim. Ailemin de desteğiyle tabi ki.
Gününüz iyi geçsin ben bu sabah bu şekilde uyandım 🙂
Betül Ş.